Haberler
Oscar’a Türkiye’den Bal
Bal
Bundan bir hafta evvel Oscar’a En İyi Yabancı Film aday adayımız da seçildi ve gönderildi.Ve ne yazık ki kendine yarışta pek şans tanımadığım bir film, Semih Kaplanoğlu‘nun Bal‘ı gönderildi.Filmi izlemedim, o yüzden yorum yapamayacağım.Ama Yusuf üçlemesinin ilk iki filmine bakarsak Akademi’nin beğenisiyle uzaktan yakından alakası olmayan bir filmin gönderildiğini söyleyebilirim.Bal, 60. Berlin Uluslararası Film Festivali’nden Altın Ayı ödülüyle dönmüştü.Peki Oscar’dan en azundan bir ödülle döner mi? İşte orası çok zor.Ne yazık ki bu sene çok çok iyi film de görmedik Türk sinemasında.Her zamankinden daha çok film vardı bu sene, ama Akademi’nin ağzına layık popüler kültüre daha yakın ya da ne bileyim en azından Nuri Bilge Ceylan gibi özel bir yönetmenin elinden çıkmış film yoktu.Bakarsınız seneye Yavuz Turgul‘un filmini gönderirler, belli mi olur…
Yorum yazın...
37. PGA Ödülleri için takvim açıklandı
Mid-Century Modern (1. Sezon): Altın Kızlar’ın Kuir Hâli
Akademi’den yeni kurallar: Üyeler tüm aday filmleri izlemek zorunda!
Dying for Sex (Mini Dizi): Ölümüne Yaşamak
Altın Rapor: Düşük Sezon (11 – 17 Nisan)
77. Emmy Ödülleri’nin Sunucusu Belli Oldu: Nate Bargatze!
Cannes 2025’in Paralel Seçkileri
Altın Rapor: Onlar Cannes’a, Biz Boykota (4 – 10 Nisan)
Oscar’ın 100. yılında yeni bir kategori: Dublör Tasarımı
kimbuadam
26 Eylül 2010 at 08:13
öncelikle geçmiş olsun diyeyim. bal üç maymun’la ilk 9’a girebilmenin ardından ya tutarsa diye bir tercih. üçlemenin ilk filmi süte yarım saat dayanabilmiş, bolca nuri bilge esintileri görmüş olduğumdan izlemeden tahminim yine minimal bir film olduğu. ödül almsı falan geçiniz. geçen sene the milk of sorrow altın ayıyı aldı aday gösterildi bu sene neden olmasın demiş olabilirler; olmayacağına kanıt üç maymun’un olamayışı ve altın ayı’nın oscar’larda temsşl oranının oldukça sınırlı olması… dün akşam altın kozaya da baktım biraz yani aynı mahalleden bir kaç arkadaş futbol oynar. forvette en iyi sensin. senin kaleciliğin süper. bak sen umut vaat ediyorsun derler birbirlerine. fakat mahallenin toprak sahasından öte gidemezler. öyle birşeydi yani… bal’a verdiler onu da. bizde de gelenek oldu. ybancı festivallerden birinden ödül alıp geldiyse bi film o sene festivallerin gözdesi kesin o olur. oscara o gönderilir mantığı. eğer ki zaten dünkü o ödül programı vs. türkiyenin sinema çevresiyse resmen b.ku yemişiz. 17. mahalle halı saha futbol kuapaları hayırlı olsun…
umurtas
26 Eylül 2010 at 08:58
Sana dün akşamki tweetimi gönderiyorum aynen:
Hadi 60lar fransiz sinemasini taklit eden semih kaplanoglunun bal filmine 2010 yilinda odul verelim.imza: altin koza (adanaliyik)