TV
Kanepeden Kasım Günlüğü: Kasımda Televizyon Başkadır
Tüm odağımızı Oscar’a vermeden önceki son ay olan Kasım da yine dolu dolu geliyor. Sonbaharın son ayı ekranlar, hem çok beklenen yeni sezonlar hem de yepyeni dizilerle yoğun geçecek. Palm Beach sosyetesinden Hawkins’in karanlık sokaklarına, samurayların ölüm kalım savaşından Los Angeles’ın milenyallerine kadar her türden hikâyeye yer var. Yıldız isimlerin, büyük yapımların ve sürpriz buluşmaların öne çıktığı Kasım için yine kanepede yerimizi alıyoruz…
I Love LA (HBO Max, 3 Kasım)
Girls’ün yerine bir türlü yenisini koyamayan HBO’nun sıradaki atağı Rachel Sennott’ın hem yaratıcısı hem de başrolü olarak dikkat çektiği I Love LA ile gerçekleşecek. 3 Kasım’da başlayacak sekiz bölümlük ilk sezon, Los Angeles’ta hayatını sürdüren hırslı bir arkadaş grubunu merkezine alıyor. Sennott’a Josh Hutcherson, Jordan Firstman, Odessa A’zion ve True Whitaker’ın eşlik ettiği yapımda Leighton Meester, Moses Ingram ve Elijah Wood’u da konuk oyuncu olarak izleyeceğiz. Bağımsız sinema severlerin tanıdığı Lorene Scafaria ve Bill Benz’in de yönetmenleri arasında bulunduğu dizi, büyük bir hite dönüşme ihtimali barındırmakta. Gecikmeden başına oturmakta yarar var.
All’s Fair (Disney+, 4 Kasım)
Ryan Murphy’den sıdkı sıyrılmayan kaldıysa, bir de Kim Kardashian’ı oyuncu olarak yutturmaya çalıştığı yeni denemesine göz atsın. Murphy üretim fabrikasının yeni hukuk draması All’s Fair, 4 Kasım’da Disney’de prömiyer yapıyor. Kardashian’ı Murphy’nin fetiş oyuncusu Sarah Paulson ile karşı karşıya getirecek yapım, kadın boşanma avukatlarının erkek egemen bir firmadan ayrılıp kendi güçlü bürolarını kurmalarını anlatacak. Amaçları kadınların bu boşanmalardan elleri güçlü çıkmasını sağlamak iken Paulson’ın karakteri, Kardashian’ın eşini müvekkil olarak kabul edince ortalık karışacakmış. Naomi Watts, Niecy Nash-Betts, Teyana Taylor ve Glenn Close gibi güçlü isimlerin de yer aldığı yapımda bakalım Kardashian ne kadar canımızı sıkacak…
All Her Fault (Peacock, 6 Kasım)
Türkiye’den yasal yollarla ulaşılamayan Peacock’un 6 Kasım’da tüm bölümleriyle yayına girecek yeni dizisi All Her Fault, Succession ile kalbimizde cumhuriyet kuran Sarah Snook’la kavuşturacak bizleri. Andrea Mara’nın çok satan romanından uyarlanan hikâyede, Snook’un canlandırdığı Marissa küçük oğlunu oyun grubundan almaya gittiğinde karşısına çıkan yabancı kadın, Milo’yu hiç tanımadığını söyler. Çocuğun izine rastlanmazken soruşturma büyür, Marissa hem aileden hem de toplumdan ağır suçlamalara maruz kalır. Ancak olayın failinin yalnızca en yakın çevresinden biri olabileceği ortaya çıktığında gerilim daha da artar. Dakota Fanning’in Marissa’nın en yakın arkadaşını canlandırdığı dizide Jake Lacy, Michael Peña ve Abby Elliott da rol alıyor.
Death by Lightning (Netflix, 6 Kasım)
Game of Thrones’un yaratıcıları David Benioff ve D.B. Weiss’in yapımcı koltuğunda olduğu Death by Lightning, 6 Kasım’da yayınlanıyor. Amerikan tarihinin gölgede kalmış ama çarpıcı bir dönemini gün yüzüne çıkaran mini dizide, 20. ABD Başkanı James Garfield’ın (Michael Shannon) kısa ama çalkantılı iktidarı ile ona hayranlıktan suikasta uzanan yolculuğu anlatan Charles Guiteau’nun (Matthew Macfadyen) hikâyesini izleyeceğiz. Betty Gilpin, Nick Offerman, Bradley Whitford ve Shea Whigham gibi güçlü isimlerle desteklenen yapım, Candice Millard’ın çok satan kitabından uyarlanmış. Yolsuzluk, bürokrasi ve siyaset entrikalarıyla dolu 1881 Amerika’sını anlatan dizi, bugünün dünyasına da şaşırtıcı ölçüde ayna tutuyor diyorlar.
Pluribus (Apple TV+, 7 Kasım)
Yeni ayın en merak ettiğimiz dizisi belli! Apple TV+’ın 7 Kasım’da iki bölümlük prömiyerle açılışını yapacağı Pluribus, Vince Gilligan’ın Breaking Bad ve Better Call Saul sonrası ekranlara dönüşünü müjdeliyor. Üstelik başrolde, Saul Goodman’ın biriciği Kim Wexler rolüyle hafızalara kazınan Rhea Seehorn var. Şimdiden ikinci sezon onayını almış olan dizi, türler arası sınırları zorlamaya hazırlanıyor. Sır gibi saklanan konusuyla ilgili bildiğimiz tek şey dünyanın en mutsuz insanının ironik bir şekilde dünyayı “mutluluktan kurtarmak” zorunda olması. Bir televizyon klasiğini daha sindirmeye hazır mıyız?
BAT-FAM (Prime Video, 10 Kasım)
Prime Video’nun 10 Kasım’da yayına girecek yeni animasyon dizisi BAT-FAM, geçtiğimiz yılın sürpriz Noel filmi Merry Little Batman’in devamı niteliğinde. Bu kez Gotham sokaklarını korumakla kalmayan Wayne ailesi, aynı zamanda kendi evlerindeki kargaşayla da baş etmek zorunda. Batman, Alfred ve artık “Küçük Batman” kimliğini devralmış Damian Wayne’e; Alfred’in özgür ruhlu büyük yeğeni Alicia, ıslah edilmiş bir eski süper kötü Claire, Damian’ın “Pap Pap” diye seslendiği ama Batman’in ezeli düşmanı Ra’s al Ghul ve Wayne Malikanesi’nin çan kulesine yerleşen Man-Bat katılıyor. Seslendirme kadrosunda da Luke Wilson, Yonas Kibreab ve James Cromwell var.
Palm Royale (Apple TV+, 12 Kasım)
Apple TV’nin bol yıldızlı komedisi Palm Royale, ikinci sezonuyla 12 Kasım’da geri dönüyor. Kristen Wiig ve Laura Dern’in başını çektiği kadroya bu kez John Stamos, Patti LuPone ve Vicki Lawrence gibi yeni konuklar ekleniyor. İlk sezonunda Palm Beach’in ihtişamlı kulüplerine sızmaya çalışan Maxine Dellacorte’un (Wiig) hikâyesini anlatan dizi, yeni bölümlerde kahramanını daha da zor bir sınavın ortasına bırakacak. Skandal sonrası toplumdan dışlanmış bir hâlde geri dönüşünün peşine düşmesini izleyeceğiz. Bu defa Kristen Wiig ve Carol Burnett’ten başka birileri de Emmy adayı olabilecek mi bakalım…
The Beast in Me (Netflix, 13 Kasım)
Netflix’in 13 Kasım’da yayına girecek sekiz bölümlük psikolojik draması The Beast in Me, komşuluk ilişkilerini tekinsiz bir kedi-fare oyununa dönüştürüyor. Emmy ödüllü Claire Danes, oğlunun ölümünün ardından içine kapanan ve yazamayan yazar Aggie Wiggs rolünde, bir diğer Emmy ödüllü oyuncu Matthew Rhys ise geçmişinde karısının kayboluşuyla anılan, karizmatik ama ürkütücü iş insanı Nile Jarvis’i canlandırıyor. Aggie’nin, yeni komşusunun sırlarını çözme takıntısı kısa sürede kendi yasının gölgeleriyle iç içe geçerken, dizi “Asıl canavar kim?” sorusunu sorduracak. The X-Files‘tan Gabe Rotter’ın yarattığı yapımda Brittany Snow, Jonathan Banks, Natalie Morales, Deirdre O’Connell ve Bill Irwin’i de izleyeceğiz.
Last Samurai Standing (Netflix, 13 Kasım)
Shōgun‘ın tutmasının ardından Netflix’ten cevap geldi. Platformun 13 Kasım’da yayına girecek yeni dizisi Last Samurai Standing, Japon sinemasına özgü görsel estetikle tarihi kıymeti yüksek bir dönemi kanlı bir hayatta kalma oyunu hâline getiriyor. 1878’de geçen hikâyede, kılıçları ellerinden alınmış, statülerini yitirmiş ve salgınla boğuşan 292 samuray, Kyoto’dan Tokyo’ya uzanan ölümcül bir turnuvaya davet ediliyor. Ödül 100 milyar yen, fakat tek bir kazanan olacak. Naoki Ödüllü yazar Shogo Imamura’nın çok satan romanından uyarlanan dizi, hem toplumsal dönüşümün acımasız yüzünü hem de “son bir onur savaşı”nı perdeye taşıyor. Bir nevi Japon usulü Squid Game diyelim, beklemeye koyulalım.
Malice (Prime Video, 14 Kasım)
Benim gibi The Graham Norton Show’a bağımlı izleyicinin iyi tanıdığı Jack Whitehall sevenlere müjde! Prime Video’nun 14 Kasım’da altı bölümlük ilk sezonuyla izleyici karşısına çıkacak dizisi Malice‘te, Whitehall ile David Duchovny ve Carice van Houten bir araya geliyor. Karizmatik bir özel hoca olan Adam (Whitehall), tatilde tanıştığı zengin Tanner ailesinin hayatına sinsice sızar. ısa sürede onların Londra’daki evine kadar yerleşen Adam, aile içi dengeleri altüst ederek Jamie (Duchovny) ve Nat’i (van Houten) birbirine düşürür. Yunanistan manzaraları eşliğinde sınıfsal çatışmayı intikam hikâyesine dönüştürecek yapım The Girlfriend gibi bir Prime Video hiti olabilir.
The Seduction (HBO Max, 14 Kasım)
HBO Max Türkiye, kimsenin umursamadığı yerel içerikler üretmeye devam ederken Fransa’dan ilginç bir proje geldi. 14 Kasım’da başlayacak altı bölümlük mini dizi The Seduction, Pierre Choderlos de Laclos’un klasik romanı Tehlikeli İlişkiler‘den serbest bir uyarlama ve tam anlamıyla kitaptan öncesinde yaşananları anlatacak. Kadro da epey doyurucu. Başrolde Happening ile çıkış yapan Anamaria Vartolomei’ye Diane Kruger, Vincent Lacoste ve Lucas Bravo eşlik ediyor üstelik. Jessica Palud’un yönettiği dizi, duygusal ve cinsel özgürlüğün bedelini kadınların neredeyse hiçbir güce sahip olmadığı bir dünyada irdeleyerek klasik hikâyeye çağdaş bir yorum getirmeye hazırlanıyor.
The Mighty Nein (Prime Video, 19 Kasım)
Prime Video’nun merakla beklenen yeni animasyon dizisi The Mighty Nein, 19 Kasım’da yayına giriyor. Mark Strong, Alan Cumming, Ming-Na Wen, Auli’i Cravalho ve Anika Noni Rose gibi etkileyici bir seslendirme kadrosuna sahip olan proje animasyon dizileri konusunda hep nokta atışı yapan Prime Video’nun yeni hazinesi olabilir. Hikâye, sırlarla ve yaralarla birbirine bağlanmış bir grup kaçağın etrafında şekilleniyor. Güçlü bir büyüsel eser olan “The Beacon” tehlikeli ellere geçtiğinde, bu uyumsuz ekip hem birbirine güvenmeyi öğrenmek hem de tüm evrenin çözülüşünü engellemek zorunda kalacak.
A Man on the Inside – 2. Sezon (Netflix, 20 Kasım)
Parks and Recreation, Brooklyn Nine-Nine ve The Good Place gibi komedilerin yaratıcısı Mike Schur’un imzasını taşıyan A Man on the Inside, ikinci sezonuyla 20 Kasım’da geri dönüyor. Ted Danson’ı bir kez daha emeklilik günlerinde gizli görevlere atılan Charles rolünde izleyeceğimiz yapım, 2020 tarihli Oscar adayı belgesel The Mole Agent’tan uyarlanmış ve hatırı sayılır miktarda da hayran edinmişti. Yeni sezonda sitcom usulü suç soruşturmasını Gary Cole, Max Greenfield, David Strathairn, Jason Mantzoukas ve Mary Steenburgen gibi şahane isimlerin katılımıyla, bir üniversitede sürdürecek dizi. Bütün beklentisizliğimizle alanda olacağız o gün.
Canada’s Drag Race – 6. Sezon (Wow Presents+, 21 Kasım)
Canada’s Drag Race altıncı sezonuyla 20 Kasım’da geri dönüyor ve sahneyi 12 yeni kraliçe devralıyor: Dulce, Eboni La’Belle, Hazel, Karamilk, Mya Foxx, Paolo Perfección, PM, Saltina Shaker, Sami Landri, Star Doll, Van Goth ve Velma Jones. RuPaul’s Drag Race formatından doğan yapımın yeni sezonunda Brooke Lynn Hytes önderliğinde Kanada’nın yeni drag süperstarını aramaya koyulacağız. Geçen sezonun kimseler tarafından umursanmayan birincisi The Virgo Queen’in ardından biraz havamızın değişmesine çok ihtiyacımız var. Programın Türkiye’de Wow Presents+ üyeliğiyle izlenebildiğini tekrar hatırlatayım.
Stranger Things – 5. Sezon (Netflix, 26 Kasım)
Berbat prodüksiyon planlaması sebebiyle başlamasından 9 yıl sonra beşinci sezonunu henüz izleyebielceğimiz Netflix’in kült fenomeni Stranger Things, son sezonuyla bu sonbahar üç bölüm halinde izleyiciyle buluşacak. 26 Kasım’da dört bölüm, yılbaşı arifesinde de tek final bölümüyle kapanış. Başımıza binge modelini saran platform, nihayet haftalık yayının kıymetini anlıyor galiba. 1987 sonbaharında geçen yeni sezon, Hawkins’in yaralarını henüz sarmadan kahramanlarımızı Vecna’yı bulup öldürme mücadelesine sürüklüyor. Ancak hükümetin kasabayı askeri karantinaya alması ve Eleven’ın yeniden saklanmaya zorlanması işleri daha da zorlaştırıyor. Nell Fisher, Jake Connelly ve Alex Breaux gibi yeni isimlerin kadroya eklendiği final sezonunun tek merak uyandıran transferi ise Terminator efsanesinden Linda Hamilton.