Altın Küre ’18: Aday Tahminleri

Bu sene 6 Ocak’ta dağıtılacak ve henüz sunucusu belli olmayan 76. Altın Küre Ödülleri’nin adayları yarın TSİ 16.05’te açıklanıyor. Heyecan tabii ki de dorukta, çünkü ilk kez endüstrinin bu sezon kimden taraf olacağına dair bir manzara göreceğiz. Biliyorum, HFPA (Yabancı Basın Birliği) ile Akademi arasında tek bir ortak üye yok. Fakat Altın Küre’nin sezona yön verebilmek gibi bir gücü oluyor. En azından kalan iki buçuk ayda hangi yapımların adını daha çok duyacağımıza dair bir ipucu almış oluyoruz. O yüzden bugünü sosyal medyadan aldığım ipuçlarıyla donattığım tahminlerime ayıracağım. Yalnız televizyon kanadına pek girişmek istemiyorum. Çünkü HFPA, söz konusu TV olduğunda yeni olan her şeyin peşinden koşup trendleri belirlemeye soyunuyor. O yüzden bugün tek odağımız filmler olacak. Hadi başlayalım!

Film (Drama)

A Star Is Born drama olarak yarışacağını açıkladığından beri buranın mutlak favorisi zaten. Lady Gaga’ya American Horror Story: Hotel ile ödül vermiş bir kurumdan bahsediyoruz neticede. İlla bir rakip arıyorsanız BlacKkKlansman iyi bir alternatif olabilir. Ne de olsa Hollywood Yabancı Basın Birliği dağıtıyor ödülleri. Beyaz nüfusunun yüzde ellinin altında olduğu bir kurum bu. If Beale Street Could Talk çoğu kuruma screener göndermemiş olsa da duyduğumuz kadarıyla HFPA’i es geçmemiş. Ona da yer ayırdıktan sonra kalan kısımları Black Panther ve First Man ile doldurdum. Bir tarafta gişenin canını okumuş, yılın en çok konuşulmuş hiti var. Filmleri kendi kalitesine göre değerlendirmektense, kadronun salonda bulunması ne kadar reyting getiririn hesabını yapan HFPA için biçilmiş kaftan Black Panther. First Man’in ise en büyük sınavı olacak burası. Artık dışlanırsa tamamen Oscar tahminlerimizin dışına itebiliriz. Yalnız Kris Tapley başta olmak üzere pek çok Oscar tahmincisi, HFPA üyelerinin Bohemian Rhapsody‘i çok beğendiğini söylüyor. Bir sürprizle karşılaşırsak şaşırmayın. Unutmadan… Roma, yabancı dilde bir yapım olduğu için burada yarışma hakkına sahip değil. Yokluğu sizi şaşırtmasın.

---

Erkek Oyuncu (Drama)

Yaptığım tahminler içerisinde en emin olduğum beşli bu aslında. Bradley Cooper ve filmi aday olabildiği her yere girecek zaten. Bohemian Rhapsody dediğim gibi kulislerde HFPA’in çok beğendiği iddia edilen yapım. Bu da Rami Malek‘i Cooper’ın en büyük rakibi eyliyor. Sonrasında star gücüyle tabii ki de Ryan Gosling var. Film diğer dallarda dışarıda kalacak olsa bile Gosling’i her fırsatta aday ettiklerini unutmamak gerek. Sonrası daha bir muammalı tabii. Hugh Jackman‘ın söz konusu kampanya yapmak olduğunda nasıl abandığını bildiğimden listeme eklemeden edemedim. Denzel Washington’a her daim iyi davranmış HFPA bir de John David Washington kondurur dedim buraya. Yalnız Ethan Hawke ciddi anlamda bir yükseliş gösterdi eleştirmen birlikleri ödüllerini açıklamaya başlayınca. Fakat HFPA ile eleştirmenler dediğiniz aynı şey değil. Dolayısıyla çok da emin olamıyorum içeri girip giremeyeceğinden. At Eternity’s Gate illa ki izlenmiştir diyene Willem Dafoe, The Mule’un küçümsenmesine karşı olanlara Clint Eastwood gibi alternatifler de mevcut.

---

Kadın Oyuncu (Drama)

Direkt şöyle başlayalım istiyorsanız: Lady Gaga, d’uh! Yani Glenn Close sezonun bundan sonrasında bayrağı teslim alır her ödülü silip süpürürse başka. Ama şu an tüm ibreler Gaga’yı gösteriyor. Bu ikili haricinde Melissa McCarthy de yarışa hazır ve nazır. Geri kalan boşlukları nasıl dolduracağınız size kalmış. Bir dedikoduya göre burada başrol olarak yarışacak Natalie Portman‘ın (Vox Lux) filmini temsilen ilk beşe sızacağı söyleniyor. Ama dedikodulara kulak vermeden star gücüne yöneldim ben yine. Sevmelere doyamadıkları Viola Davis ve her iki filminin tanıtımı için de canla başla çalışan Nicole Kidman bana harika seçenekler gibi geldi. Yalnız neden Julia Roberts (Ben Is Back) yabana atılıyor bilmiyorum. Aynı zamanda iyi bir televizyon seyircisi de olan HFPA için bolca referansı var iken hem de.

---

Film (Komedi/Müzikal)

Burada da kendini açıkça belli eden bir yarış mevcut. The Favourite ve Green Book ikilisi mutlak favoriler olarak listenin zirvesindeler. Oscar yarışının da ilk beşinde yer aldıklarını varsayarsak zaten aksini düşünmek mümkün değil. Mary Poppins Returns de gümbür gümbür geliyor. Altın Küre’nin bu filmi gereğinden fazla kucaklama ihtimali mevcut, sakın unutmayın. Yarın en çok adaylık çıkaran film Mary Poppins olursa hiç şaşırmayacağım. Vice da yüksek profilli bir biyografi olarak komedi kanadında yarışmanın ekmeğini yiyecek. İş beşinci koltuğu doldurmaya kalıyor. Crazy Rich Asians, “yabancı” olduklarının sıkça altını çizdiğim HFPA için en mantıklı seçim. Fakat iki oyuncusunu da adaylar arasında göreceğimizi düşündüğüm Private Life ya da eleştirmenlerden tam destek alan, A24’un çılgınca kampanya yaptığı Eighth Grade sürpriziyle de karşılaşabiliriz.

---

Erkek Oyuncu (Komedi/Müzikal)

Christian Bale ve Vice ekibi sezon başladığından beri ortalarda pek gözükmemesine rağmen uğruna kilo aldığı, prostetik makyajlarla şenlendiği Dick Cheney performansının es geçileceğini düşünmek delilik olur. Hatta buranın mutlak favorisi diyebiliriz. Green Book gösterimi sırasında filmle ilgili bir soruya “n” harfiyle başlayan kelimeyi de kullanarak açıklama yapan Viggo Mortensen‘ın yolu da epey açık. Sonra iş en mantıklı üçlüyü bir araya getirmeye geliyor. Ben oyumu Lin-Manuel Miranda, Paul Giamatti (Altın Küre’de başrol olarak yarışacakmış) ve Robert Redford‘tan yana kullandım. Çünkü yerlerine koyabileceğim bir alternatif bulmakta ciddi anlamda zorluk çekiyorum. Fakat Umurcuğum şu ismi gözden kaçırıyorsun diye unuttuğum birini hatırlatacak varsa da dinlemeye hazırım.

---

Kadın Oyuncu (Komedi/Müzikal)

Emily Blunt ve Olivia Colman‘ın kesin olarak aday olacağını hepimiz biliyoruz. Burada mesele tahmin listesinin kalanını doldurmak. Çünkü ciddi anlamda zayıf, daha doğrusu Oscar sohbetlerine pek dahil olmamış isimlerle dolu bir yarış var. Kathryn Hahn eğer ki Private Life’ı izlediler ise akıllarını peynir ekmekle yemedikleri müddetçe ilk beşteki yerini alır. Crazy Rich Asians’ın ana kategoride yer alacak olmasının da gazıyla Constance Wu‘yu ekledim. Yine aynı argümana sahibim bu arada. Televizyona hakimler, Fresh Off the Boat’u izliyorlar… Yalnız son kısımda ciddi bir doğaçlamaya giriştim. Bol bol alternatif var tahminleri tamamlamak için. Charlize Theron‘dan Tully, Sandra Bullock‘tan Ocean’s 8 ve sırf yeteri kadar ünlü olmadığı, filmi henüz yeterli momentumu oluşturamadığı için dışarıda bıraktığım Elsie Fisher (Eighth Grade). Bunların yerine mucizelere inandığımı düşündürecek bir tahminde bulundum: Regina Hall (Support the Girls). Yani neden olmasın, değil mi? Olabilir değil mi? Lütfen olsun çünkü. LÜTFEN.

---

Yardımcı Erkek Oyuncu

Tahmin yaparken en zorlandığım kategorilerden birine geldi sıra. Neden, yarış çok mu cılız? Esasında değil. Fakat aynı sıraya yerleştirebilecek 7-8 aktör bulunması sebebiyle Altın Küre ile SAG bir netlik sağlayana kadar endüstrinin kimleri aday etmeye eğilimi olduğunu bilemeyeceğiz. Mahershala Ali, Richard E. Grant ve Sam Elliott üçlüsü tahminlere start vermek için harika bir başlangıç. Zaten Oscar da en nihayetinde bu üçlüden birine gidecek. Hatta ben SAG, BAFTA ve Altın Küre’nin  üçü arasında bir şekilde dağılacağını düşünüyorum, ama bakalım. Yanılmak mümkün. Çok emin olduğum bu iddialı isimlerden sonra iyiden iyiye reyting makinesine dönüşen Timothee Chalamet‘yi ekledim tahminlerime. Kampanya yapıyor, sempatik, yeni bir yıldız doğuyor edasıyla da ilgi görmekte. Sanki beş seneye kalmadan Oscar alacak gibi. Sonra da BlacKkKlansman’ın elini güçlendirmek adına Adam Driver‘a yönelebileceklerini iddia ettim. Fakat bana ecel terleri döktüren iki yarışçının da adını eklemeden edemeyeceğim. Birisi The Favourite ile Nicholas Hoult. Bakmaktan keyif aldıkları aktöre filmin gördüğü ilgiyi de kullanıp Aaron Taylor-Johnson tarzı bir adaylık vermeleri mümkün. Bir de sosyal medyadaki eko çemberinde acabalarımızın baş kahramanına dönüşen Hugh Grant‘i (Paddington 2) geçiriyorum aklımdan.

---

Yardımcı Kadın Oyuncu

Sırada yardımcı kadın oyuncu kategorisi var. The Favourite hanımları Rachel Weisz ile Emma Stone‘u, Vice’ın ödül almak için üstünü başını parçalayan yıldızı Amy Adams‘ı ve buranın açık ara favorisi Regina King‘i cebinize attıysanız zaten gerisi kolay. Bu dörtlü sadece Altın Küre’de değil, SAG’de, Critics Choice’ta ve eğer İngiltere’de gösterime girmiş olursa tam kadro BAFTA’da da karşımıza çıkacak. Oscar’ı söylememe zaten gerek yoktur. Gelelim beşinci sıraya… Bence iki alternatif var konuşulması gereken. Biri Nicole Kidman (Boy Erased), çünkü Nicole Kidman… Altın Küre’nin Cate Blanchett’i gibi kendisi. Şu ana kadar 12 adaylık, 4 ödül biriktirmiş. Diğer alternatif de Meryl Streep (Mary Poppins Returns). Fakat bir iki hayranı dışında şu an Meryl’ın Mary Poppins’teki varlığından bahsedildiğini pek görmedik. O yüzden tercihimi Kidman’dan yana yaptım.

---

Yönetmen

HFPA’in son yıllarda Ridley Scott (All the Money in the World), Tom Ford (Nocturnal Animals), David Fincher (Gone Girl) gibi pek çok sürprizi oldu bu kategoride. En İyi Film dalına taşımasalar bile gördükleri muamelenin tatlılığına göre adaylık verebiliyorlar. Bu yıl kulislerdeki sohbet Paul Greengrass (22 July) imiş sözde. Ama gerçekten ne inanmak, ne de hakkında konuşmak istiyorum. Çünkü düşündükçe kafam karışıyor ve aşağıdaki beşliden kimi dışarıda bırakacağımı da bilemediğim için tahminlerimi rezil edip pişman olmaktan korkuyorum. Dolayısıyla ana dalda yarışamayacak olan Roma’nın Alfonso Cuarón ile burada varlık göstereceğini, Bradley Cooper‘ın allahın emri kontenjanından yerini alacağını, Yorgos Lanthimos‘un filminin en çok adaylık alma mücadelesinde işlev göreceğini, Spike Lee gibi bir efsaneyi es geçmeyeceklerini ve Barry Jenkins‘in de artık yüksek klasmandaki gruba katılmış olmasının bir adaylıkla kutsanacağını söyleyeceğim. Listenizi başka isimlerle şenlendirmek istiyorsanız yolunuz açık olsun.

---

Senaryo

En İyi Yönetmen kategorisindeki beş yapımı aynı şekilde buraya taşımam pek doğru durmuyor değil mi? Ama kimi atacağım ve yerine ne koyacağım? The Favourite, BlacKkKlansman ve Roma‘dan vazgeçmek zor. A Star Is Born da çok seviliyor. If Beale Street Could Talk‘u da sırf James Baldwin hatırına aday etmezler mi yahu? Paul Schrader’ın enkaz niteliğindeki Kevin Spacey açıklamalarını görmezden gelecek olurlarsa en yakın alternatif First Reformed. Ayrıca Eighth Grade de senaryosuyla takdir görüyor gibi. Bu ikili haricinde daha ödül ödül kokan Green Book ve Mary Poppins Returns de var tabii. Ama işte… Tahminlerde eğer çok şüpheniz varsa, en iyisi klişe bir liste çıkacakmış gibi düşünmek oluyor. Ben de bu yolu izleyeceğim.

---

Özgün Müzik

Özgün müzik kategorilerinde sezon boyunca First Man ve If Beale Street Could Talk‘un mücadelesini göreceğiz. Altın Küre de Nicholas Britell – Justin Hurwitz rekabetinin start alacağı yer olacak. Black Panther, En İyi Film kategorisindeki adaylığı süslensin diye ekstra olarak burada varlık gösterecektir herhalde. Üstüne BlacKkKlansman‘ı da koymak şart. Terence Blanchard ciddi anlamda kampanya yapıyor. Hatta Spike Lee’den bile çok görür olduk onu etkinliklerde. Son olarak Mary Poppins Returns‘ün de tam Altın Küre’ye yakışır cinsten bir aday olduğunu düşünüyorum. Burada müzikal ağırlamaya bayılıyorlar. Ne de olsa Akademi gibi katı kuralları yok özgünlük konusunda. Widows ve Green Book‘u da tahminlere koymak mümkün. Ama burada şık gözükmekten hoşlanan HFPA’in Mid90s, Suspiria gibi daha star gücü sahibi müzisyenlerinden elinden çıkma, tatlı sürprizler yapma ihtimali daha yüksek gibi sanki.

---

Özgün Şarkı

Önce müzikallerden birkaç parça ekleyelim (The Place Where Lost Things Go), yılın yüksek profilli işinden hırsızlık yapalım (Shallow), genç izleyiciyi Niall Horan, gayleri de Dolly Parton’ı davet ederek ekrana çekelim (Finally Free, Girl in the Movies) bir de müzik listelerinden geçmiş bir şarkıyı (All the Stars) ağırlayalım. Ama daha elimizde I’ll Fight (Jennifer Hudson), Love Lies (Khalid & Normani), Revelation (Troye Sivan), For You (Liam Payne & Rita Ora) ve hatta Here Comes the Change (Kesha) var. Hani canımız star çekerse, aklımız kalmasın.

---

Yabancı Film

En İyi Film dalında İngilizce olmadığı için yarışamayan Roma geçtim aday olmayı, ödülü alması en kesin film tüm kategorilerde. Onu zirveye kondurup devamını getiriyoruz işte. Capernaum inanılmaz bir destek alıyor genel seyirciden. Altın Küre es geçmeyecektir diye düşünüyorum. The Guilty de benzer bir yoldan ilerliyor. Oscar’da tökezlese bile buradaki yeri hazır. Cold War, Polonya adına katılıyor olmanın avantajını yaşayacak. Filmin kötü olduğunu iddia etmiyorum; ama Yahudi tabanlı Avrupa ülkelerinden iyi başvurular oldu mu HFPA asla ıskalamıyor. Ve son olarak Never Look Away‘i kondurdum. Onu da yine dedikodular üzerine dahil ediyorum buraya. HFPA’in filmi çok beğendiği söyleniyor. Belki Girl (Belçika), Shoplifters (Japonya), Dogman (İtalya) ya da Burning (Güney Kore) sürprizi de görürüz. Fakat Girl haricinde hiçbirinin ciddi bir kampanya yapmadığını da eklemek gerek.

---

Animasyon

HFPA’in söz konusu En İyi Animasyon kategorisi olduğunda yabancı yapımlara yer vermek gibi bir takıntısı yok. Biraz daha gişe bazlı düşünmek ve yine hangi filmin yapımcısı daha ünlü araştırması yapmak en mantıklsı. Pixar’ın ellerinden çıkma Incredibles 2, her daim cömert davrandıkları Wes Anderson imzalı Isle of Dogs, ilk filminin gölgesinde kalsa da Ralph Breaks the Internet, çılgınca bir kampanya yapan Spider-Man: Into the Spider-Verse gibi dört iddialı yapımın üstüne bir de The Grinch‘i eklediniz mi tamamız. Gişe işi, Benedict Cumberbatch’i davet etme imkanları da olacak. Daha ne? Yalnız Smallfoot ya da Early Man‘i sürpiz olarak görebiliriz, aklınızda bulunsun.