Tótem

Tótem

Tótem
Yönetmen & Senaryo: Lila Avilés | Oyuncular: Naíma Sentíes, Monserrat Marañon, Marisol Gasé, Saori Gurza, Teresita Sánchez, Mateo García Elizondo, Juan Francisco Maldonado, Iazua Larios, Alberto Amador | Meksika, Danimarka, Fransa | 95′ | Dram

Tótem73. Berlin Uluslararası Film Festivali’ni Ekümenik Jüri Ödülü’yle tamamlayan Tótem, İstanbul Film Festivali’nin saklı hazinelerinden bir diğeri. Meksikalı bir aile, kardeşlerden kanserle boğuşanın küçük kızı ve tamamen yedi yaşındaki miniğin gözünden anlatılan bir ev hâli mevcut Lila Avilés’in yazıp yönettiği filmde. Hayatın orta sınıf olmaya ittiği bu kalabalık ailenin içerisinde kendince mutlu akrabalarını gündelik uğraşlarla meşgulken, kimi zaman hayat gailesinin altında ezilmişken gözlemliyor  Sol. Bir sonraki doğum gününü göreceği belirsiz babası için düzenlenen minik partinin hazırlık tantanası sırasında kendi küçük evrenini yaratmaya, orada da kafasına takılan soruları cevaplandıracak birilerine tutunmaya gayret ediyor. Ancak yaşının gerektirdiği uçarılıkta olmasına izin vermediği için hayat, Sol da kimi zaman pes etse dahi bundan sonra başlarına geleceklerin çok kolay olmayacağının bilinciyle kaderiyle barışmaya çalışıyor sanki bir taraftan da. Anın kıymetini ne kadar bilebildiği şaibeli. Yine de babasıyla geçireceği birkaç dakikanın bile kıymetinin farkında. Tüm o koşturmaca içerisinde hep aynı amaç için çabalıyor, ölümü öteleyerek ve yaşama sarılarak.

Tótem, bütün karakterleriyle kalabalık bir ailede büyümüş, çocukluğunun bir kısmını ebeveynlerinden başka bir büyüğünün evinde günleri devirerek geçirmiş herkesin tanıdık bulabileceği bir yapıya sahip. Bu sadece sıkı bağları olan ya da mevcut durum gereği bir araya gelen bir aileyi konu aldığı için değil. Lila Avilés, her karakterine eşit zaman ayırarak çok da kolay rastlamadığımız bir şeyi başarıyor ve herkesi önemsemimize sebep oluyor. Tıpkı büyük aileye mensup herkesin yaşadıkları gibi biraz da. Belki sırf kan bağımız olduğu için hayatlarımızda bulunan herkesi benzer bir şekilde sevemiyoruz; fakat bu bütünlük bir şekilde hepsinin hayatımız üzerinde bir etkisi olmasına sebep oluyor, hele ki küçük yaşlarda bunu seçme şansımız yokken. Tótem de bir film olarak bunun bir hayli bilincinde ve hem oyuncularına müthiş fırsatlar sunuyor hem de seyircisine herkesi anlayabileceği bir alan bırakıyor. Bu açıdan düşünülünce Avilés’in bir mucizeyi gerçekleştirdiği bile söylenebilir. Her kafadan ayrı bir sesin çıktığı evde seçtiği manevralarla, sanki duvara bardak dayayıp kulak misafirliğini bir üst aşamaya taşıyormuşuz gibi değil de, o ailenin bir parçasıymışız gibi hissettiriyor.

Belki ölümle bu kadar yakından yüzleşmedim ya da bir aile ferdimiz benzer bir dertle boğuşmadı ancak Tótem’in Sol’u oldum ben de bir zamanlar. Akşam olsa da ebeveynlerim işten dönse ve yanlarında güvende hissettiğim esas kandaşlarımla anneanne evinden çıkıp eve doğru yola koyulsam diye çok bekledim. Bu hissiyat çocukluğumun bir kısmına kalp kırıklığını işledi. Kimi zaman saatler geçmedi, kimi zaman da saatler geçse bile yolu gözlenenler vaktinde gelmedi. Dolayısıyla Tótem’deki Sol tarafından tam olarak adı konmayan kalp ağrısının yaralayıcı tarafı Avilés’in eşsiz kamerasıyla üzerime tüm ağırlığını bıraktı açıkçası. Sıcacık bir ortamda, birbirine sıkıca tutunmuş insanlara keyifle bakarken, yanlarında kendim olamayacağım bilsem bile, özlediğim insanları andım hep. Bir teyzenin koluna da ben girmek, ailenin bir parçası olan hasta bakıcıyla dertleşmek, mutfağa girip pastaya yardım etmek istedim. Oldukça basitmiş gibi gözüken, ama aslında başarması çok zor bir şeyin üstesinden geliyor kısacası Avilés. Bitmesin istediğimiz bir aile toplantısında bizi de yabancı değilmişiz gibi elimizden tutarak bir koltuğa oturtuyor. Tek banyo için verilen kavgayı, trajik anlarda etrafında ne olup bittiğinin farkına varmayan çocuk çığlıklarını, en sevdiklerimiz yaralanmasın diye verdiğimiz nafile çabayı hatırlatıyor. Hiç efor sarf etmiyor gibi gözükse de öylesine büyük, öylesine derin bir yere dokunuyor ki etkisi uzun süre geçmiyor.

Yazar Hakkında

1990 doğumlu. Kuir. İkizler. 2009'da ödül sezonu portalı Oscar Boy’u kurarak sinema yazarlığına başladı. 2014’ten beri O Podcast’in moderatörlüğünü yapıyor. 2023 yılında da SİYAD üyesi oldu.

Yorum yazın...