Altın Rapor: Yoğun Gündem (25 Nisan – 1 Mayıs)

Bu hafta Altın Rapor, düşük sezon sayılabilecek bir dönem olmasına rağmen, bir hayli yoğun bir gündeme sahip. Transfobik milyarderlerden televizyon ödüllerine, Tonyler’den yeni çıkan fragmanlara, buyrun bakalım biten haftadan neler olduğuna:

Rowling ucubesine sert tepki

Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi’nin trans kadınları yasal olarak “kadın” saymaması yönündeki kararını coşkuyla kutlayan J.K. Rowling ucubesi, Hollywood’da yeni bir karşı duruş dalgasını tetikledi. The Last of Us, Game of Thrones ve The Mandalorian gibi hit dizilerin yıldızı Pedro Pascal, sosyal medyada Rowling’in açıklamalarına “iğrenç” ve “korkunç bir loser davranışı” diyerek sert çıktı. Pascal, trans hakları savunucusu kız kardeşi Lux Pascal’a duyduğu desteği uzun süredir açıkça dile getiriyor ve son olarak Londra’daki Thunderbolts galasında giydiği “Protect the Dolls” tişörtüyle bu duruşunu sembolik bir şekilde yeniden ilan etti. Bu tişört, trans kadınlara yönelik küresel baskılara dikkat çeken bir dayanışma mesajı taşıyor. Pascal’ın bu tepkiyi, endüstrinin en çok para getiren ve izlenen projelerindeki görünürlüğünü sonuna kadar yapıyor olması da ayrıca şahane.

Rowling’in söylemleri, yakında HBO’da çok lazımmış gibi başlayacak olan Harry Potter dizisinin oyuncu kadrosuna da tepkiler doğurdu tabii ki. Ancak Severus Snape rolünü üstlenecek Paapa Essiedu, İngiltere’deki kararın ardından trans, non-binary ve interseks bireylerle dayanışma içinde olduğunu ilan eden 400’ü aşkın sinemacıyla birlikte açık bir mektuba imza attı. Mektupta, film ve TV endüstrisinin bu toplulukları daha güçlü şekilde koruması gerektiği vurgulanıyor. Essiedu’nun hem bu projede rol alıp, hem de bu mektuba imza atmasının altında vicdanını temizleme arzusu mu var, yoksa içeriye sızarak Rowling’i iyice deli etmek üzerine kurulu olağanüstü bir plan mı kurdu bilinmez. Onun bu ikiliğine rağmen Albus Dumbledore rolünü kabul eden John Lithgow ise gelen tepkilere şok olmuş. Sizin kazandırdığınız parayla bu lağım zihinli kadın trans kadınlara zulmediyor, tepkilerin neyine şok oluyorsunuz beyefendi?

Cannes jürileri belli oldu

78. Cannes Film Festivali’nin oyuncu Juliette Binoche tarafından başkanlık yapılacak Ana Yarışma jürisi belli oldu. Binoche’a Amerikalı oyuncu ve yönetmen Halle Berry, Hintli yönetmen ve senarist Payal Kapadia, İtalyan oyuncu Alba Rohrwacher, Fransız-Faslı yazar Leïla Slimani, Kongolu belgeselci Dieudo Hamadi, Koreli yönetmen Hong Sang-soo, Meksikalı sinemacı Carlos Reygadas ve Amerikalı aktör Jeremy Strong eşlik edecek. Bu prestijli jüri, 21 filmin yarıştığı bölümde Altın Palmiye dâhil olmak üzere ödülleri belirleyecek. Kazananlar, 24 Mayıs Cumartesi günü kapanış töreninde açıklanacak.

Festivalin Belirli Bir Bakış (Un certain regard) bölümünün jüri başkanlığını ise İngiliz yönetmen ve görüntü yönetmeni Molly Manning Walker üstleniyor. Kendisine, Fransız-İsviçreli yönetmen Louise Courvoisier, Rotterdam Film Festivali direktörü Vanja Kaludjercic, İtalyan sinemacı Roberto Minervini ve Arjantinli oyuncu Nahuel Pérez Biscayart eşlik edecek. 20 filmden oluşan seçkide 9 ilk film yer alıyor. Bölüm, 14 Mayıs’ta Erige Sehiri’nin yönettiği Promised Sky ile açılacak. Festivalin yeni bölümlerinden biri olan Immersive Yarışma’nın jüri başkanlığını ise Fransız yönetmen Luc Jacquet yapıyor. Jüride Laurie Anderson, Tania de Montaigne, Martha Fiennes ve Tetsuya Mizuguchi yer alacak. 9 eserin yarışacağı bu bölümün kazananı, 22 Mayıs’taki özel bir törenle açıklanacak.

Emmy kategorileri netleşiyor

2025 Emmy sezonunda kategoriler açısından dikkat çeken birkaç stratejik hamle yaşandı bu hafta. Nicole Kidman’ın başrolünde yer aldığı altı bölümlük Netflix dizisi The Perfect Couple, beklentilerin aksine mini dizi yerine drama dizisi kategorilerinde yarışacak. Bu kararın arkasında, dizinin dayandığı Elin Hildebrand romanının devam potansiyelinin bulunması yatıyormuş. Öte yandan, Apple TV+ dizisi Presumed Innocent‘ta Jake Gyllenhaal’ın karakterinin eşi Barbara’yı canlandıran Ruth Negga’nın, bağımsız ödül sezonunda yardımcı oyuncu kategorisinde yarışmasına rağmen Emmy’lerde başrol olarak yarışacağı duyuruldu. Netflix ayrıca Black Mirror‘ın yedinci sezonunu da güçlü bir şekilde Emmy yarışına sokmaya çalışıyor. Bu sezonun öne çıkan üç oyunculuk performansı — Paul Giamatti (Eulogy), Chris O’Dowd ve Rashida Jones (Common People), başrol olarak yarışırken diğer tüm oyuncular yardımcı oyuncu kategorilerine şutlanacak.

Televizyon ödül sezonunda neler oluyor?

Geçtiğimiz hafta, filmlere kıyasla çok daha minik bir ödül sezonu bulunan televizyon kanadında önemli gelişmeler oldu. BAFTA’nın Emmy’le zerre alakası olmayan televizyon ödüllerinin teknik kategorilerinde sonuçlar belirlendi. Baby Reindeer, Rivals ve Slow Horses birden fazla ödül alabilen yegane yapımlar oldu. Dün de Critics’ Choice Real TV adayları duyuruldu. Orada ise beklendiği üzere 6 adaylıkla The Traitors zirveye oturmuş. 19 farklı kategoride reality programların en iyisini ödüllendiren Critics’ Choice, ödüllerini 20 Mayıs’ta dağıtacak. Altı kişilik jürilerin adaylarını belirlediği ve dolayısıyla Emmy’le mutlaka örtüşür beklentisi oluşturulmaması gereken Gotham TV Adayları da belli oldu. The Pitt, Adolescence, Dying for Sex ve The Studio‘nun aldığı destek bir hayli dikkat çekiyor. Ama ben özellikle Kathy Bates’i (Matlock) listede görünce Emmy zaferine iyice ikna oldum. Bununla birlikte henüz seyirci karşısına çıkmayan Forever ve Overcompensating‘in aldığı adaylıklar da iki diziyle ilgili olarak beklentilerimi iyice yükseltti.

Alexander Payne, Venedik jürisinin başına geçiyor

Oscar ödüllü yönetmen ve senarist Alexander Payne, 27 Ağustos–6 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek olan 82. Venedik Film Festivali’nin ana jürisine başkanlık edecek. Payne, son olarak The Holdovers filmiyle 2024’te Da’Vine Joy Randolph’a yardımcı kadın oyuncu Oscar’ını kazandırarak adından söz ettirmişti. Tüm kariyerini komedi türünde şekillendiren Payne’in sekiz uzun metraj filmi toplamda 24 Oscar adaylığı elde etti. Festivalin sanat direktörü Alberto Barbera, Payne’i “geçmişe hâkimiyeti ve çağdaş sinemaya duyduğu sınırsız merak”la ideal bir jüri başkanı olarak tanımlarken, Payne de “Filmleri birbiriyle yarıştırma fikrine mesafeli olsam da, Venedik’in sinemayı sanat olarak onurlandıran tarihine büyük saygı duyuyorum.” sözleriyle heyecanını dile getirdi.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Caught Stealing’den ilk kareler

Darren Aronofsky’nin yönettiği, 1990’ların New York yeraltı dünyasında geçen suç filmi Caught Stealing‘den ilk kareler geldi. Charlie Huston’ın 2005 tarihli romanından yine Huston tarafından uyarlanan film, eski bir beyzbol oyuncusunun karanlık bir suç ağına sürüklenişini konu alıyor. Başrolde Austin Butler’ın yer aldığı filmde, Zoë Kravitz, Regina King, Liev Schreiber, Vincent D’Onofrio, Bad Bunny, Action Bronson ve bambaşka bir görünümle Matt Smith de rol alıyor. ABD’de yaz sonunda gösterime gireceği için çok da umutlanmamaya gayret göstersem de Matt Smith’in kılığı ve saçları ilgimi çekmek için yeterli geldi. Yahudi mafyasından Porto Riko çetelerine, Aronofsky’nin buram buram ego kokan son birkaç filminden sonra bu öyküde kendini nereye konumlayacağını da aşırı merak ediyorum. Sanki doksanlara geri döndük, Aronofsky filmi için heyecanlanıyoruz. Olacak şey değil vallahi.

Tony adaylarından Peabody ödüllerine…

Ucundan kıyısından bile alakamız olmamasına karşın kuir kimlikli bir popüler kültür hastası olarak Tony’i de anmazsam olmaz. 78. Tony Ödülleri’nin adayları açıklandı. Ben garip bir şekilde sezonu ve eleştirileri fazlaca takip etmiş bulundum bu yıl. Beklendiği üzere Death Becomes Her, Maybe Happy Ending, Buena Vista Social Club onar adaylık aldı. Ama esas Oh, Mary’nin gelip “oyun” tarafında herkesin canını okumasını umuyoruz aldığı adaylıklarla. George Clooney, Sarah Snook, Sadie Sink ve Bob Odenkirk gibi pek çok ekran ve perde yıldızı adaylık alırken acaba arka arkaya Emmy ve Oscar’la buluşan Kieran Culkin de aday olur mu diyorduk. Fakat Amerikan Tiyatrosu Kanadı üyeleri Glengarry Glen Ross oyununda daha önce başka aktörlere adaylık ve hatta Tonyler getirmiş rolle Culkin’i listelerine taşımamış. Tören 8 Haziran’da Cynthia Erivo’nun sunumuyla gerçekleşecek.

Yine aşırı Amerikan olduğu için okyanusun bu tarafında pek konuşulmayan Peabody Ödülleri de sahiplerini bulmuş. Netflix, Baby Reindeer ve Ripley gibi projelerle eğlence dalında; Daughters ve The Remarkable Life of Ibelin gibi yapımlarla belgesel dalında toplam altı ödülle lider olmuş. HBO Max dört, PBS üç ödülle öne çıkıyor. FX’in Shōgun ve Say Nothing, Peacock’ın We Are Lady Parts dizileri de ödüle layık görülmüş. Bu yılın kazananları arasında savaş, sağlık hizmetlerine erişim, engellilik, otoriter rejimler ve cinsel şiddet gibi küresel meseleleri ele alan işler öne çıkıyor.

The Smashing Machine ve Sorry, Baby fragmanları

A24, Dwayne Johnson’ın UFC efsanesi Mark Kerr’i canlandırdığı The Smashing Machine filminden ilk fragmanı yayımladı. Safdie Kardeşler’in yollarını ayırmasından sonra oyunculuğu da bolca deneyen yarısı Benny Safdie’nin solo denemesinde Johnson’a Emily Blunt eşlik ediyor. Gerçek hayattan uyarlanan film, 1997–2009 yılları arasında dövüşmüş ve dört kez ADCC Dünya Şampiyonu olmuş Mark Kerr’in çalkantılı kariyerine ve özel yaşamına odaklanıyor. Kulislerde bu tip Oscar kokan biyografileri de tiye alan bir anti-biyografi olduğu konuşuluyordu ama belli ki fragman seyirciyi de tuzağa düşürmek üzere tasarlanmış. Johnson ve Blunt’ın performanslarının Oscar radarına gireceğinin haberini vereyim.

A24’un Sundance’te 8 milyon dolara haklarını satın aldığı ve Cannes’da Directors Fortnight bölümünü kapatmaya hazırlanan Sorry, Baby’den ilk fragmanı yayınlandı. Yazar-yönetmen ve aynı zamanda filmin başrolü Eva Victor’un ilk uzun metrajlı filmi Agnes isminde bir öğretim görevlisinin üç yıl önce lisanüstü öğrencisiyken şu anki kampüsünde gerçekleşen bir cinsel saldırı olayıyla hâlâ başa çıkmaya çalışmasını konu alıyor. Naomi Ackie, Lucas Hedges, John Carroll Lynch, Louis Cancelmi ve Kelly McCormack’in de kadrosunda yer aldığı film, umuyorum bizde de çok geçmeden, en kötü Filmekimi’nde seyirci karşısına çıkacak.

Peki “Kanepeden Mayıs Günlüğü”nü okudunuz mu?

Sırf tık uğruna görsel ve başlık paylaşan siteciklere sinirlenip yeni bir seriye başladım. Bundan böyle yeni aya girmeden evvel televizyonda bizi neler bekliyor sorusunun cevabını vereceğim sizlere. Kanepeden Mayıs Günlüğü ile açılışı yaptım. Döner döner, ne izleyecektik yahu diye kontrol edersiniz artık. Afiyet bal şeker olsun. Vallahi her şey sizin için!