Altın Rapor
Altın Rapor: Uluslararasından Yerele (22 – 28 Eylül)
Ödül sezonu yavaş yavaş ivme kazanırken, Uluslararası Emmy Ödülleri ve Adana Altın Koza Film Festivali’yle ufak bir mola veriyoruz. New York Film Festivali de başladığından zaten artık haftaya Oscar’la ilgili tereddütlerimizin tamamı sona erecek. Altın Rapor’un bu sayısında perdeyi aralayıp nefeslenme vakti!
Altın Küre’den özel bir gece: Golden Eve
Altın Küre’nin geçtiğimiz yıl esas töreninden ayırdığı Cecil B. Demille ile Carol Burnett Onur Ödülleri için ayrı bir gece düzenleneceği duyuruldu. Bu sene ilk kez gerçekleştirilecek Golden Eve (Altın Arife?), 8 Ocak 2026 gecesi yayınlanacak. Hollywood Yabancı Basın Birliği (HFPA), esas törenin de düzenleneceği 11 Ocak gecesine doğru tamamen bir “Golden Week” (Altın Hafta) deneyimi sunmak istiyor. Nikki Glaser’ın bir kez daha sunuculuğunu üstleneceği seremoniden önce, sinema ve televizyonun dev isimlerine verilen bu onur ödüllerinin yeni sahipleri ise henüz duyurulmadı. Geçtiğimiz sene Viola Davis ve Ted Danson ödüllendirilmişti.
Adana Altın Koza Film Festivali sona erdi
32. Adana Altın Koza Film Festivali, Antalya’da neler yaşandığını kimsenin anlamadığı bir yılda spot ışıklarını çalıp ülkenin en prestijli yerli filmi olma misyonunu bir kez daha tamamladı. Pelin Esmer’in yeni filmi O Da Bir Şey Mi, En İyi Film dahil toplamda 8 ödülle buluştu. Kadın yönetmenlerin dört filmle ana yarışmada yer aldığı bu yılki seçkiden deprem sonrası bir ailenin yaşamına odaklanan Ev (Orhan Eskiköy), kısalarını pek sevdiğim Rezan Yeşilbaş’ın ilk uzun metrajlısı Uçan Köfteci ve Emine Yıldırım’ın mizahı kuvvetli olduğu söylenen filmi Gündüz Apollon Gece Athena da ödülle döndü. Sonuçlara şuradan ulaşabilirsiniz. Tayfun Pirselimoğlu’nun İdea’sının gösteriminden sonra seyirciden gelen “Siz bize 93 dakika ne izletmek istediniz, buradaki temel amaç nedir?” sorusu ve Pirselimoğlu’nun “Ben de anlamıyorum. Zaten yaşamın absürtlüğü üzerine, yaşadıklarımız bana normal gelmediği için hikâyeler yazıyorum.” cevabı da en az festivalin kendisi kadar konuşuldu.
Anemone görücüye çıktı
Sekiz yıl önce emekli olduğunu duyuran Daniel Day-Lewis, bu kararından pişmanlık duyduğunu itiraf ederek oyunculuğa geri döndü. Focus Features’ın dağıtımcılığını üstlendiği Anemone, usta aktörün oğlu Ronan Day-Lewis’in yönettiği film dün New York Film Festivali’nde prömiyer yaptı ve ne yazık ki eleştiriler hiç iç açıcı değil. Rotten Tomatoes’ta %64, Metacritic’te ise 51 puan alan filmde DDL’in fena olmadığı ama senaryonun diyalog kalabalığından hikâyenin dramatik açıdan yetersiz kaldığı söyleniyor. Galiba Altın Küre adaylığından ötesini – ki o bile mümkün olmayabilir – göremeyecek Day-Lewis. Neyse, en azından oyunculuğa geri döndü. Birkaç seneye illa ki yeni bir filmle daha çıkar karşımıza.
Uluslararası Emmy adayları açıklandı
53. Uluslararası Emmy Ödülleri’nin adayları duyuruldu. Bu yıl 26 ülkeden toplam 64 yapım 16 kategoride yarışacak. Kanada yapımı Big Brother ile Avustralya’nın dünya çapında sevilen animasyonu Bluey ve Birleşik Arap Emirlikleri uyarlaması Love Is Blind öne çıkan adaylar arasında yer aldı. İçinde Türkiye’nin de bulunduğu ülkelerden seçilen yapımlar, 24 Kasım’da New York’ta düzenlenecek gala gecesinde ödüllerine kavuşacak. Bu sene tek bir adaylığımız olduğunu, bunun da En İyi Telenovela kategorisinde olduğunu ekleyeyim. Aras Bulut İynemli, Uğur Polat, Taner Ölmez, Onur Saylak gibi isimleri buluşturan ve yayın hayatı tek sezon süren Deha, Brezilya’dan Mania de Vocȇ, İspanya’dan Regreso a Las Sabinas ve yine İspanya’dan Valle Salvaje‘ye karşı yarışacak.
Kimmel geri döndüğü gibi kader ortağıyla buluşuyor
Geçtiğimiz hafta Trump kaynaklı yaşanan Jimmy Kimmel krizi hızlıca sona erdi. ABC tarafından kısa süreli olarak askıya alınan program öyle bir geri dönüş yaptı ki, ilk bölümü ABD çapında 6,26 milyon izleyiciye ulaşarak büyük ilgi gördü. Sadece kanal değil, paralel yayıncı gruplar da boykot politikasını çok geçmeden sonlandırdı. Disney’in de aldığı ciddi darbenin ertesinde, ödül sezonuna döndüğünü görürüz artık Oscar umutlusu filmlerinin. Bununla birlikte benzer bir yerden gol yiyen Stephen Colbert ile aynı gece birbirlerinin programına konuk olacaklar. 30 Eylül gecesi yaşananları bize de YouTube’dan takip etmek düşüyor artık. Bakalım Trump, yayın gecesinde nasıl çıldırmış tweetler atacak. İlgiyle izliyoruz dünyanın en büyük ekonomilerinden birinin düştüğü gülünç durumu.
Ayda bir de olsa Gay Kültürü 101’de buluşalım
Eylül ayına girmemizle başlayan, Oscar Boy’un yeni sezonunu tasarlarken her ayın 22’sinde (kutsal doğum günümün hatırına) yazmayı planladığım Gay Kültürü 101’e içerik olarak çok daha başka şeyler düşünmüştüm. Bette Midler’dan Spice Girls’e, bir doksanlar lubunyası olarak mini mini birler ve çalışkan ikilere popüler kültür dökmek istiyordum. Ama bir anda kendimi Stonewall yazarken buldum. İlk birkaç bölümde de siteye kuir herstory‘mizi belgelemeye devam edeceğim sanırım. Bugüne yetiştiğim zaman, henüz ülkede varlığımız yasaklanmamış olursa, beni ve akranlarımı ışıldatan ikoniçelere de gelecek sıra. İlk ders için önden buyrun: “Gay Kültürü 101: Stonewall“
Nerede O Eski Oscarlar’ın ikinci bölümü yayında
O Podcast kanalının yeni üyesi Nerede O Eski Oscarlar’ın ikinci bölümü de yayınlandı. Emre Eminoğlu’nun moderatörlüğünde geçmiş Oscar törenlerini konuşmaya devam ediyoruz. Seda’yla birlikte arkayı üçlediğimiz haftada Brokeback Mountain‘ın kaybettiği o korkunç yılı anıyoruz. Dinlemeyan ve abone olmayan kalmasın! Vallahi ilk bölümden katbekat keyifli bir sohbet çıkardık. Bekleriz…