Olağana aykırı mevcudiyetlerin ağa babası Guillermo del Toro, karanlık varlıklarının evreninde bu defa Oscar istasyonunu ziyaret ediyor. Toprağı sıkınca Rus fışkıran Soğuk Savaş Amerikası’nda gizli bir...
Bir insanın hayatında yapması gereken en zor şeylerden biri sevdiklerinin ölümü üzerine anma konuşması hazırlamak olsa gerek. Dünden beri derin bir keder içerisindeyim. Ne ağzımın tadı kaldı, ne...
Geç başlayıp çabuk ısındıklarımdan Difficult People, Billy on the Street sayesinde ününü Batı Hollywood’un her yanına yaymış, (neredeyse) genç ve yetenekli komedyen Billy Eichner ile bu...
Uluslararası platformlarda konuşmaya benzeyen anlamsız sesler çıkaran minik sarı canlılar sayesinde hatırı sayılır bir ticari başarıya imza atan Despicable Me serisi her ne kadar adının yanına...
Geç yaşta hallendiğim korku sinemasında hafızamı genişleteyim derken bir şeyi fark ettim ki kapı arkasından böğürmeyen, iki yaylıyla milisaniyelik ruh, peri, cadı göstermeyen ya da uğultularla...
Konuşmadan acı çekenlerde, derdini anlatmadan deva arayanlarda, buhranını paylaşıp azaltmadan jiletle çoğaltanlarda sıra Lovesong’un. Duygusal dışkılama sıklığında zorluk çeken, ağrılı çıkışlara sırtını yaslayan yapım uzun zamandır...
Geçtiğimiz yıl BIFA adaylığı ile kutsanmasına rağmen dağıtımcısızlıktan 2017’ye sarkan The Levelling, kısa filmler haricinde kamera arkasına geçmemiş Hope Dickson Leach hanımefendinin ilk uzun metrajlısı. Gösterişsizlikte...
Filmekimi ile sezona girizgah yapmadan takviminizi oluşturun ve biraz allahım neden bu ülkede yaşıyorum bunalımına girin diye klasik yazımı kondurayım dedim. Vizyon takvimini karıştırmak isteyenlere bir...
Suya sabuna dokunmayan burjuva hassasiyetinden, ahlaki erozyonuna kaynak yapanın ne kadar yakın olduğunu göremeyenlerden, harekete geçmektense durup haksızlığı seyredenlerden, tüzel onursuzluğun kalenderleştiği sosyal yapıdan dem vuran...
Oscar Boy’un sekiz yıllık geçmişinde daha uzun gevezelik yapıp hiçbir yere varamadığım yazılar oldu mu? Oldu. Gençliğime verin diyecek kadar yüzsüz müyüm? Kesinlikle. Ama hayatımda ilk...
Terence Davies filmografisindeki mutlak ağırkanlılıktan nasibini almış, tabir-i caizse cilalı bir kostümlü drama A Quiet Passion. Duygu patlamalarının, beşerî tasaların simgesel tasvirlerini yaparak ünlenmiş şair Emily...
Yine yılın ilk dokuz ayında tembellik ettim, haftalar önce izlediğim filmi yazmaya üşendim. Aman ne şok! Bu sefer geç kaldığım partide yoklama kağıdının her yanı kan...
Ne zaman bienal sponsorluğundaki estetik politikalarına bu kadar ihtiyaç duymaya başladık bilmiyorum; ama dünya antika tüplü televizyonlarda cızırtılı VHS kaset kayıtları izlemeye her zamankinden daha fazla...
Berlin’de prömiyerini yaptıktan sonra Netflix İspanya tarafından yayın hakları satın alınan Skins, orijinal adıyla Pieles, film ve televizyon arasındaki çizgiyi yok etmeye çalışan dev streaming servisinin...
90. Akademi Ödülleri’nde aday göreceğimiz birkaç yapımı Filmekimi’nde izleyeceğiz diye psikolojik olarak kendimizi hazırlarken AMPAS, Yabancı Dilde En İyi Film kategorisini ilgilendiren kural değişikliklerini duyurdu bugün....
Esasında birkaç retweet alabilmek, daha fazla tık gelsin diye takipçisi çok bir festivalin reklamını yapmak ve en önemlisi birbirinin aynı öneri listeleri hazırlamak konusuyla ilgili kırıcı...
2017 film sezonunun derinliklerine henüz dalamadık ve animasyon kanadında da yılın ilk yarısı heyecan yaratan herhangi bir olaya sahne olmadı. Bu uzun boşluktan yararlanabilen tek yapım...
69. Primetime Emmy Ödülleri dün gece sahiplerini buldu. Trump Amerikası kabusundan henüz uyanamadığı için Oscar ve Tony’de bu kadar etkisini görmemiştik. Fakat Emmyler’de, politik olmaktan çekinmeyen...
Cannes, Venedik, Berlin üçlüsünde olduğu gibi kayda değer bir jürinin verdiği ödül kararlarıyla sonlanmasa da Toronto en az bu üç festival kadar ilgimizi çekiyor. Çünkü ödül...
Komedi yapanların bahtında bir skeç olsa belki çok da zarar vermeyecek uyduruk fikirlerden 90 dakikalık, muhattap olduğu seyircinin sınırlarını zorlayan film yapmak âdet herhalde. Geç de...