The Good Wife – 4. Sezon

The Good Wife – 4. Sezon

1

(Okuduğunuz yazı yüksek dozda SPOILER içermektedir.)

Beyazperdede olduğu gibi televizyonda da dizileri sıralandırıp, kendimce en iyileri konuşmaya bayılıyorum. Hepiniz Mad Men’e olan aşkımı biliyorsunuz artık. Her fırsatta tartışmasız televizyonun en iyisi olduğunu söylüyorum. Gerçi altıncı sezonunun çok yavaş başladığını da söylemek gerek. Umuyorum ilerleyen haftalarda eski formuna kavuşup her zamanki gibi en önde olmaya devam eder. Yalnız HBO, AMC, Showtime gibi kanalların harikalarından bahsederken network olarak adlandırdığımız CBS, ABC, NBC ve Fox’da yayınlanan tek iyi dramayı es geçmemek lazım. Evet, eminim hepinizin izlediği tonlarca network draması vardır ve bir şekilde dizinizi savunmak isteyeceksinizdir; ama The Good Wife’ı bir kez izleyen bir izleyici kablolu kanal dizisi kalitesine karşı koyamayacaktır diye düşünüyorum. Benim içim Mad Men ile beraber şu an en iyi dramalardan biri The Good Wife. Yalnız objektifliği kaybedip, olayı da saptırmak istemiyorum çünkü ne yazık ki dördüncü sezon öncekiler kadar parlak değildi.

The Good Wife her bölümünde farklı bir davayı çözen zeka küpü avukatları, egzantrik karakterleri ve Alicia – Peter – Will aşk üçgeniyle 2009’dan beri bizi ekran başına kilitlemeyi başarıyor. Yalnız bu sezon inanılmaz güçlü bir başlangıç yapmasına rağmen özellikle sezon ortasında tam bir düşüş yaşadı. Direkt konuya girip rahatsız olduğum şeyleri sayacak olursak… Kalinda’nın (Archie Panjabi) eski eşiyle arasında olup bitenleri izleyip de merak eden henüz bir kişiye bile rastlamadım. Üçüncü sezon finalinde bu olayı çok büyük bir şeymiş gibi pazarladıktan sonra dördüncü sezonda yaşattıkları hüsran kelimelerle ifade edilemez. Anlamsız, nereye gittiği belli olmayan ve biraz olsun merak hissi uyandırmayan bir hikaye akışı. Uzunca bir süre de Kalinda’yı bu konuyla meşgul ettiler ama senaristler, seyircinin tepkilerinden etkilenmiş olacak bir anda tüm bu eski koca muhabbeti kayıplara karıştı.

What's In The Box?

Eli Gold’un (Alan Cumming), Peter’ın (Chris Noth) kampanyasından çekildiği dönemle ilgili de büyük sıkıntılarım var. Yine gizemli bir hava yaratmaya çalışıp, boşu boşuna bizi Alan Cumming’in muhteşem karakterinden mahrum bıraktılar. Tabii Carrie Preston’ın konuk oyuncu olarak katılmasına yardımcı olduğu için çok da kızamıyorum. Sezon finaline doğru bir anda tempoyu arttırmalarına ve koca bir sezon boyunca kullanabilecekleri malzemeyi 10 bölümde hızlıca tüketmelerine ise diyecek bir şey yok. Cary’nin (Matt Czuchry) diziye önemsiz bir karakter gibi başlayıp Kalinda’yla olan ilişkisi ve ardından yarattığı parçalanma süreci bence çok güzel düşünülmüş. Sezon finalindeki sahneye hiç değinmiyorum zaten. Yine bizi kapıların ardındaki adamlar ve soru işaretleriyle yalnıza başımıza bırakan The Good Wife, ne kadar cesur olduğunu göstermiş oldu. Tıpkı Mad Men gibi The Good Wife’daki ayrılıklar da epey bir şeyi değiştirecek gibi. Özellikle Will ve Alicia cephesine bu yeni kararların nasıl etkiyeceğini çok merak ediyorum.

Peter’ın seçimleri kazanmasıyla Diane Lockhart’a da (Christine Baranski) yepyeni bir kariyer göründü. Dolayısıyla onun da arkasında bırakacağı bir takım şeyler olacak yeni sezonda. Dediğim gibi senaristlerin cesur seçimleri epey başımızı döndüreceğe benziyor. Bu arada konuk oyuncu anlamında yine olağanüstü bir yıl geçirdik. Martha Plimpton, Michael J. Fox, Mamie Gummer, Dylan Baker gibi tanıdık yüzlerin yanı sıra Amanda Peet, Kyle MacLachlan, Jason Biggs, Stockard Channing ve daha birçok yıldız ismi The Good Wife’da ağırlama fırsatımız oldu. Tabii bu kadar konuk oyuncu, bu kadar yeni dava ve yepyeni problemler içerisinde dizinin çıktığı asıl yoldan sapmaması da ayrı bir başarı hikayesi. Alicia’nın iyi bir anne olmak için tüm iş temposuna rağmen çabalamaları, ailesi için elinden geleni yapması ve kalbiyle aklının mücadelesi tüm heyecanıyla devam ediyor.

The Art of War

The Good Wife’ın dördüncü sezonu ne yazık ki eski sezonlarının parıltısına sahip değil. Ama bu dizinin çok kötü olduğu ve artık toparlanamayacağı manasına gelmiyor. Hatta bana kalırsa son düzlükteki pek çok bölüm eski sezonlardan çok daha iyi kalitedeydi. Özellikle Alicia’nın kendisine hayran olan ve sırf daha fazla vakit geçirebilmek için saçma sapan davalar açan müvekkilinin anlatıldığı bölüm, bugüne kadar izlediğimiz en iyi yazılmış ve yönetilmiş The Good Wife bölümü olabilir. Sezon açılışı, sezon finali, Cary ve Alicia’nın ortaklık mevzusundaki haklı kızgınlığı, karakterlerini ahlak ve vicdan sorgulamalarına sevk eden ama girdikleri çıkmazdan gitmelerine de izin vermeyen hikayeleriyle nefes alamadan bir yılı daha bitirdik. Beşinci sezon için şimdiden elim ayağım titremekte. Olacakları fazlasıyla merak ediyorum. İzlemeyenler hala geç kalmış değil. Bu yılın zayıf yeni dizileriyle oyalanacağınıza, The Good Wife’a başlayın derim. Şimdilik, gelecek sezon görüşmek üzere.

En İyi Bölüm: Death of a Client (Bölüm 18)
Sezon Boyu Spotlight Ödülü: Julianna Margulies (Alicia Florrick)
Sezon Notu: A-

Yazar Hakkında

1990 doğumlu. Kuir. İkizler. 2009'da ödül sezonu portalı Oscar Boy’u kurarak sinema yazarlığına başladı. 2014’ten beri O Podcast’in moderatörlüğünü yapıyor. 2023 yılında da SİYAD üyesi oldu.

0 Yorum

  1. Helin

    İlk sezonunda nasıl olmuş ta başlamış olduğum bir dizi The Good Wife ve pek memnunum keşfedebilmiş olduğuma. Zayıf başlayan sezona rağmen, yine kalitesinden ödün vermedi sezon finalinde. Pek değeri bilinmiyor ne yazık ki, benim gibi nefesini tutarak izleyen başkalarını görünce seviniyorum 🙂 5. sezon’un çok keyifli olacağından şüphem yok, tüm karakterlerin arasında bir hesaplaşma olacak, heyecanla bekliyorum aynı şekilde. Go Florrick, Agos & Associates! 🙂

    Yanıt

Yorum yazın...